İnsanoğlu milattan önceki yıllardan beri domuzu evcilleştirmiş ve domuz etini tüketmektedir. Günümüzde Dünya’da en çok tüketilen et türüdür. Bizim ülkemizde ise tahmin edilebileceği gibi alt sıralardadır. Peki domuz ve domuz etiyle ilgili mitlerin bilimsel açıdan doğruluk derecesi nedir? Domuz eti yemek zararlı mıdır?
1. En çok konuşulan konu; çok yoğun tehlikeli parazitler mi içeriyor?
Öncelikle şunu belirtmekte fayda var; bütün hayvanlar paraziter enfeksiyonlar yaşayabilir. Yani bütün kasaplık hayvanların eti parazitle enfekte (bulaşmış) olabilir.
“Domuzlarda dil ve kaslarda yapılan kesitlerde trişin sayısı dokuz adetten az ise eti şartlı olarak serbest bırakılır. Trişin sayısı dokuz adetten fazla etlerde vücuda tam olarak el konulup imha edilir. Parazitli etlerin gıda olarak yenilebilir hale getirilmesi için gerekli vasıtalar mezbaha, kombina veya kesim yeri idaresince temin olunur. Şartlı olarak el konulan etlerin değerlendirilmesi veteriner hekimin muayene ve kontrolünde yapılır.”
Ayrıca HSZY’nin 96, 97 ve 98. maddelerinde tam el konulacak ya da şartlı el konulacak etler detaylarıyla açıklanmaktadır. Görüleceği gibi bu etlerin arasında sığır ve koyun etleri; onların paraziter, bakteriyel, viral etkenlerle enfekte etlerinin de akıbeti açıkca anlatılmaktadır.
Özetlersek; domuz eti adı geçen parazitler açısından riskli bir ettir, fakat sığır, koyun, tavuk eti de insan sağlığı için tüketimi uygun olmayan başka paraziter, bakteriyel ya da viral riskler taşıyor olabilir. Kesimi, satışı ve tüketimi (pişirme tekniği ve muhafazasına da dikkat etmek şartıyla) kontrol altında olduğu sürece diğer hayvanların etlerinden bu anlamda hiç bir farkı yoktur.
2. Çok pis bir hayvan, kendi dışkısını yiyor, dışkısını yaptığı yerde mi yatıyor?
Kendi dışkısını yemesinin yada dışkısını yaptığı yerde yatmasının et kalitesi anlamında hiç bir önemi yoktur. Dışkı kaslarda depolanmamakta, her besin gibi karaciğerde metabolize olmakta, ete kokusu geçmemektedir. Kaldı ki bunu yapan diğer hayvanlarda vardır; tavuk gibi…
3. Çok çabuk büyüyor, büyüme hormonu fazla, kansere mi yol açıyor?
Her hayvanın büyüme hızı, ergenlik yaşı, kesime uygun olduğu yaş birbirinden farklıdır. Çünkü her hayvanın evrimsel süreci birbirinden farklıdır. Eksojen olarak (dışarıdan) bir müdahale (hormon vs… uygulamaları) yapılmadığı sürece domuz eti büyüme hormonu içermez. Bu nedenle kanser yapıyor gibi bir düşünce de kabul edilemez.
4. Ter bezleri olmadığı için toksinlerden arınmıyor mu?
Ter bezleri ısı dengesini sağlar, toksinlerden arınmak büyük oranda karaciğerin ve bir miktarda diğer organların görevidir. Şaşırtıcı olmayacak sanırım ama yine tavuk ve balıkta da ter bezi yoktur.
5. Yüksek oranda kükürt mü içeriyor?
Günlük kükürt (sülfür) ihtiyacı yetişkin bir birey için 900 mg. civarındadır. 100 gr. domuz etinde yaklaşık 300 mg. düzeyinde kükürt bulunmaktadır. Bu oran kuzu etinde 250 mg. civarında diğer etlerde de 250-300 mg. arasındadır. Ayrıca yumurta gibi diğer protein kaynakları da yüksek oranda kükürt içermektedir. Tabii ki fazla kükürt tüketiminin (günlük 1500 mg. üstü) sağlık açısından olumsuz yönleri vardır. Ama burada genel olarak et tüketmeyi seven ya da başka bir deyişle protein ağırlıklı beslenen kişilerin diyetlerine dikkat etmeleri gerektiği gibi bir yaklaşım daha doğru olacaktır.
6. Çok yağlı bir et, sağlığımız için çok zararlı mı?
Aşağıdaki tabloda da görüldüğü gibi domuz eti en yağlı ettir. Ama diğer bir yandan bakıldığında yağsız domuz eti en çok protein içeren ettir. Ayrıca doymuş yağ ve kolesterol oranı yüksektir. Bu tabii ki kalp ve damar hastalıkları için problem yaratacak değerlerdir. Bu anlamda tüketim miktarı ve sıklığına dikkat edilmeli, mümkünse domuz etinin yağsız kısımları tüketilmelidir.
7. Eşini kıskanmadığı söyleniyor, bu doğru mu?
Kıskanmak insani bir duygudur, hayvanlara ancak bu tarz yakıştırmalar yapılabilir. Başka hayvanlara da bu tarz yakıştırmalar yapılır. Örneğin inatçı keçi gibi… Varsayalım ki öyle! Bunun etin kalitesi, hijyeni açısından bir alakası olduğu düşünülemez..
8. Domuz eti yiyenler eşcinsel mi olur?
Sanırım buna bir açıklama getirmenin lüzumu yok… (Bu arada eşcinselliğin bilimsel yönden incelemesini yakında sitemizden yapacağız.)
Sonuç olarak; eğer domuz etini yemeyi seviyorsanız (şahsen ben tadını sevemedim) veya dini açıdan bir engeliniz yoksa (bilindiği üzere yahudilik ve islamiyette yasaklanmıştır.) yukarıdaki bazı püf noktalarına dikkat ettiğiniz sürece bilimsel anlamda tüketmenizde bir sakınca yoktur. Bir diğer önemli husus ülkemizde ki yaban domuz avcılığı ve kayıt dışı üretim, kontrolsüz tüketimi arttırmaktadır. Bu konuda da dikkat edilmeli ve kaynağı belli ürünler tercih edilmelidir.
Kaynak:
- İstanbul Üniversitesi Veteriner Fakültesi Et Muayene ve Teknolojisi ders notları
- FAO, Meat Processing Technology, RAP Publication 2007/20
- www.who.int
- www.mevzuat.gov.tr